15 Nisan 2020 Çarşamba

BİLGİSAYARLAR EVET FAYDALI AMA BİR DE "AMA"DAN SONRASI VAR..!

Değişik yazarların yazdığı küçük hikayelerden alıntılar, tarihimizden süzülüp gelen atasözleri, deyimler, özdeyişler veya kendi yazdıklarımdan, gezdiğim yerlerin fotoğraflanmasından oluşan bir blogtur.. Leyla Değirmenci


BİLGİSAYAR EVET FAYDALI AMA…………………………………………………………
Günümüzde yaşadığımız malum virüs corona yüzünden hepimiz evlere mahkum olduk..Yetişkin insanlar bir şekilde evde vakit geçirebilir ve kendilerini oyalayabilirler, kaldı ki bu bile yetişkinlerde huzursuzluk yaratır. Fakat burada esas düşünmemiz  gereken çok önemli bir gerçek var. Çocuklarımız..! Küçücük, minicik çocuklarımız..Onlar henüz hayatın baharındalar.Virüsü falan kavrayabilecek  yaşta değiller. Hele ki şu bahar ortamlarında, onlar koşmak, eğlenmek, rengarenk kelebekler gibi uçuşmak isterler. Doğaları bunu gerektirir çünkü. Gözle görmedikleri soyut kavramları ne kadar anlatırsanız anlatın,  bu durum onlarda korkudan başka hiçbir şey yaratmaz..! Hep birlikte yaşadığımız bu korkunç virüslü zaman diliminde, biliyorsunuz ki mecburen eğitime ara verildi. Ve fakat, biz Eğitimciler ara verilen bu eğitim ve öğretim hayatının asla geri kalmaması için elimizden gelen bütün çabaları göstererek uzaktan eğitim yolu ile her gün evlerinize konuk oluyoruz. Ama öbür tarafta da kocaman bir gerçek duruyor..! Hepimiz biliyoruz ki bu yaş grubundaki çocukların bilgisayar başında kalma süreleri oldukça kısıtlayıcı olmalıdır. Sürekli elektronik ortama maruz bırakılan  çocuklarda;  bir kere ruhsal yapıyı bir kenara bırakalım, fiziksel olarak da bir takım arızalara sebep oluyor. Onların kemikleri henüz çok taze..Kalıcı boyun eğriliği, sırt eğriliği, çocukların parmaklarında ve el bileklerinde ağrılar, gözlerindeki kan damarlarının daralması ve gözlerde kalıcı bozukluklar , işitme kaybı, zararlı ışınlar dolayısı ile kanser, sağlıksız kilolar v.s bunlar sadece bir kaçı..Daha da uzatabiliriz kalıcı fiziksel rahatsızlıkları..Ve bunlar ispatlanmış gerçekler..! Hele ki ruhsal boyut arızaları..! O bambaşka bir boyut..! Motivasyon eksikliğinden başlar, arada yaşadığı aşamaları hiç anlatmayacağım, fakat son tahlilde algı eksikliğine kadar gider..!
Bu konuda uzmanların genel görüşü, normal gelişim için sağlıklı kabul ettiği çocukluk sürelerinde çok uzun saatlerini bilgisayar başında geçirenler ileride hayattan kopuyor ve hastalıklı bir birey oluyorlar..! Ebeveynler,  yaşadığımız bu virüslü süreçte çocuklarını evde zapt etmekte elbette zorlanıyorlardır. Ve çocuklarını sakinleştirdiği, kendi bireysel yapacakları aktiviteleri rahatlıkla sağladığı için ekranların başında sakin duran çocuklarını gördükçe belki de ekranlara minnettar oluyorlar. Fakat sanal dünyada bu kadar uzun zaman geçirmenin zararlarından sanıyorum ki ebeveynler habersiz gibi görünüyorlar. “bir çocuğun beyni çocukluk yıllarında çok hızlı gelişiyor ve küçük çocuklar insanlarla yüz yüze etkileşime geçtiklerinde en iyi öğreniyorlar, ekranlarla değil.” diyor bilim adamları.. Çocuklar ve hatta ergenler bile medya ile günde bir ya da iki saatten daha fazla zaman geçirmemeli.. Şu anda açık havada oynamak gibi imkanlarınız var mı bilmiyorum ama mutlaka bir şekilde küçük çocuklarımıza oksijen alımını sağlamalısınız..Kitap okumak, hobilerini gerçekleştirmek ve “serbest oyunda hayal güçlerini kullanmak” için daha fazla zaman ayırmanız, bilgisayar başında öğrendiklerinden çok daha yararlı olacaktır..Çalışma saatlerini ise önermiştik zaten en başta..
Belli sınırlayıcı saatler için evet, bu sıralar ekran başında bulunmak zorundayız ama çocuklarımızın uzun saatler sürekli ekran başında, sessiz ve “öğreniyormuş”  gibi görülmeleri asla  sizleri yanıltmasın..! Çocuklarımızın ihtiyacı olan şey ekran başı değil..! Onların şu anda ihtiyacı olan şeyler güzel hayaller kurmak, kaygılarla baş etme yollarını öğrenmek, yeni düşünceler üretmek ve onlara güven sağlayacak ebeveynleriyle bunları paylaşmaya ihtiyacı var.Çocukların ekran dışındaki hayatın da gayet güzel olduğunu bilmeleri gerekiyor. Yanlarındaki insanları dinlemeyi öğrenmenin ilginç ve iyi bir şey olduğunu bilmeleri gerekiyor. Bu, sosyal ve duygusal zekalarını artırır ki, hayatta başarı için bu oldukça hayati bir şeydir.
Şu anki durumumuzda biz öğretmenler öncelikle çocuklarımızın sağlığını düşünmek zorundayız.Sağlık olsun ki, güzel günlere yelken açabilelim.O nedenle çeşitli uzman görüşlerini alarak öğrencilerimizle uzaktan eğitim programları yapıyoruz..Çocukların ekran karşısında kalabilecekleri maksimum seviyeyi daima göz önünde bulundurmamız şarttır ve zaten gereklidir. Malum virüs yüzünden dünyada ve Türkiye’de tüm çocuklar şu an aynı koşullardan dolayı, okulların kapalı olması sebebiyle  evlerindedirler. Herkes eşit durumdadır. Dolayısı ile hiçbir çocuğun geri kalması söz konusu değildir. Hiçbir kuşkunuz olmasın ki, öğrencilerimize zaten gerekli olan çalışmaları azami oranda biz öğretmenler yapıyoruz.
Öğretmen sadece öğreten değil, aynı zamanda eğiten bir kişidir..!
Herkese saygılarımla..
                                                                                             12/Nisan/2020
                                                                                            Leyla Değirmenci


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bambu Ağacı

Çin' deki Bambu ağacının yetişmesi hayat felsefesi için güzel bir örnektir. Çinliler bu ağacı söyle yetiştirir: Önce ağacın tohumu ekil...